DİYABETİK RETİNOPATİ
Gerek diyabetin kendisi gerekse diyabetik göz hastalıkları dünyada ve ülkemizde önemli bir sağlık problemidir. Diyabete bağlı körlükler önlenebilir körlükler arasında en ön sıralarda yer almaktadır.
Diyabet, gözün özellikle retina tabakasını etkilemekte ve görme kaybına yol açmaktadır. Diyabete bağlı retina bozukluklarına Diyabetik Retinopati adı verilmektedir. Tip1 Diyabet, çocukluk çağından itibaren genç yaşlarda görülürken, Tip2 Diyabet ileri yaşlarda ortaya çıkmaktadır. Gerek Tip1, gerekse Tip2 diyabette teşhis konulduğunda mutlaka göz muayenesi yaptırmalı ve doktorunuzun söyleyeceği sıklıkta periyodik göz kontrollerine gitmelisiniz.
Diyabetin süresi arttıkça Diyabetik Retinopati meydana gelme riski de artmaktadır. Diyabetik retinopatiden korunmanın en önemli yolu kan şekerinin kontrol altında olmasıdır. Kan şekerinin düzensiz seyrettiği ve HbA1c'nin yüksek olduğu bireylerde Diyabetik Retinopati riski de artmaktadır.
Diyabetik Retinopati'de kılcal damarların yapısı bozulmakta, buna bağlı olarak sarı nokta bölgesinde ödem (sıvı birikimi) ve exudalar (yağlı maddeler) birikmektedir. Ayrıca kendiliğinden kanayabilen damar oluşumları ile de göz içine kanama riski artmaktadir.
Diyabetik Retinopati'nin tedavisi göz içi enjeksiyonlar, Argon laser fotokoagulasyon ve vitrektomi ile yapılmaktadır.